Japonya, Mitsubishi i-MIEV ve Nissan LEAF'ı on yıldan uzun bir süre önce piyasaya sürerek elektrikli araç sektörüne erken adım atan ülkelerden biri oldu.
Arabalar teşviklerle desteklendi ve Japon CHAdeMO standardını kullanan AC şarj noktaları ve DC hızlı şarj cihazlarının yaygınlaşması sağlandı (standart birkaç yıldır Avrupa ve Kuzey Amerika da dahil olmak üzere küresel olarak yaygınlaşıyordu). Yüksek devlet sübvansiyonları sayesinde CHAdeMO şarj cihazlarının yaygınlaşması, Japonya'nın 2016 yılı civarında hızlı şarj cihazı sayısını 7.000'e çıkarmasını sağladı.
Başlangıçta Japonya, tamamen elektrikli otomobil satışlarının en yoğun olduğu pazarlardan biriydi ve kağıt üzerinde her şey yolunda görünüyordu. Ancak yıllar içinde satışlarda pek bir ilerleme kaydedilemedi ve Japonya artık oldukça küçük bir elektrikli araç pazarı haline geldi.
Toyota da dahil olmak üzere sektörün büyük bir kısmı elektrikli otomobillere karşı oldukça çekimser davranırken, Nissan ve Mitsubishi'nin EV hamlesi zayıfladı.
Zaten üç yıl önce, elektrikli araç satışlarının düşük olması nedeniyle şarj altyapısının kullanımının düşük olduğu ortadaydı.
Ve işte 2021 yılının ortalarındayız ve Bloomberg'in "Japonya'nın EV şarj cihazları için yeterli EV'si yok" başlıklı raporunu okuyoruz. Şarj noktası sayısı ise 2020'de 30.300'den şu anda 29.200'e düştü (yaklaşık 7.700 CHAdeMO şarj cihazı dahil).
“2012 mali yılında şarj istasyonları inşa etmek ve elektrikli araçların benimsenmesini teşvik etmek için 100 milyar yen (911 milyon dolar) tutarında sübvansiyon sunulmasının ardından şarj direkleri hızla çoğaldı.
Şu anda, elektrikli araç penetrasyonu yalnızca yüzde 1 civarında olduğundan, ülkede kullanılmayan yüzlerce eski şarj direği var, diğerleri ise (ortalama ömürleri yaklaşık sekiz yıl) tamamen hizmet dışı bırakılıyor."
Bu, Japonya'daki elektriklenmenin oldukça üzücü bir görüntüsü, ancak gelecek böyle olmak zorunda değil. Teknik ilerleme ve daha fazla yerli üreticinin ilk elektrikli otomobillerine yatırım yapmasıyla, elektrikli otomobillerin (BEV) bu on yılda doğal olarak yaygınlaşması bekleniyor.
Japon üreticiler, tamamen elektrikli otomobillere geçişin ön saflarında yer alma fırsatını yüz yılda bir kaçırdılar (Nissan hariç, o da ilk hamleden sonra zayıfladı).
İlginçtir ki, ülkenin 2030 yılına kadar 150.000 şarj noktası kurma hedefi var, ancak Toyota Başkanı Akio Toyoda bu tür tek boyutlu hedefler koymamak konusunda uyarıyor:
"Kurulumu yalnızca hedef haline getirmekten kaçınmak istiyorum. Tek hedef ünite sayısıysa, üniteler mümkün görülen her yere kurulacak ve bu da düşük kullanım oranlarına ve dolayısıyla düşük konfor seviyelerine yol açacaktır."
Gönderi zamanı: 03-09-2021